Hastalık nedeniyle oruç tutamayan ne yapmalıdır?

Selamün aleyküm ben 2005 yılında sol böbreğimi aldırdım. Doktorum bana oruç tutmamım böbreğimi susuz bırakarak sağlığımı kötü etkileyeceğini ve bu yüzden oruç tutmamamı söledi. Ben oruç tutmadğımda çok büyük bir suç işlemiş gibi hissediyorum. Ben oruç tutayım mı? Tutma derseniz nasıl kaza edeceğim?

Aleykumselam Değerli Kardeşimiz;
Uzman doktorların, oruç tutmasının sağlık açısından zararlı olacağı teşhisini koyduğu bir hasta, Ramazanda oruç tutmayabilir. (Merğinânî, el-Hidaye, I, 126; İbnÂbidin, Reddu’l-muhtâr, II, 116)
Oruçlu kişi hastalanır, oruç nedeniyle hastalığının artacağından, ya da şifasının gecikeceğinden korkarsa ve yahut da oruç nedeniyle şiddetli bir meşakkatle karşılaşırsa, üç mezhep imamına göre orucunu açması caiz olur.
Hanbelîler, bu durumdaki kimsenin orucunu açmasının sünnet olacağını; oruç tutmasınınsa mekruh olacağını söylemişlerdir. (Büyük İslam İlmihali, Ömer Nasuhi Bilmen)
Şayet hastalığı geçici ise tutmadığı oruçlarını iyileşince kaza eder. Hastalığı kalıcı ise tutamadığı oruçlar için fidye verir. Bir ayet-i kerimede şöyle buyrulmaktadır:
“Sayılı günler olarak (oruç size farz kılındı)! Fakat içinizden kim hasta olur veya yolculukta bulunursa, artık (tutamadığı günler) sayısınca başka günler(de oruç tutsun)! Ona gücü yetmeyenlerin üzerine ise, (tutamadıkları her gün için) bir fakirin (bir günlük) yiyeceği kadar fidye (verme borcu) vardır. Buna rağmen kim gönlünden koparak bir hayır işlerse (daha fazla verirse), o takdirde bu, onun için daha hayırlıdır. Bununla berâber bilirseniz, (güçlüğüne rağmen) oruç tutmanız sizin için daha hayırlıdır.” (Bakara, 184)
Fidye hasta olan bir Müslüman’ın tutamadığı her güne karşılık verilir
İbadette meydana gelen bir noksanlığa karşılık olarak verilen mal ve bedele fidye denir. (es-Sabûni Revâlû'l-Beyân Tefsir-û Ayâti'l Ahkâm) veya başka bir tarifle: "Fidye, bir şeyin yerinde geçerli olmak üzere verilen bedel demektir" (Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır, Hak Dini Kur'an dili, I, 631).
Meselâ oruç tutamayacak kadar hasta olan bir müslüman tutamadığı her güne karşılık bir fidye verir. Bu, oruç yerine geçerli bir bedeldir. Fidyenin tutarı aynen fitre kadardır. Bu fidyeler Ramazanın başlangıcında verilebileceği gibi, Ramazanın içinde veya sonunda da verilebilir. Fidyenin tamamı bir fakire topluca verilebileceği gibi, ayrı ayrı fakirlere de verilebilir. Bu durumda olan kimseler, fidye vermeye gücü yetmiyorsa Allah’tan bağışlanmalarını isterler.
Oruç tutmaya gücü yetmeyen yaşlılar ile iyileşme ümidi olmayan hastalar, ileride tutabilecek duruma gelirlerse, fidyelerini vermiş bile olsalar tutamadıkları oruçları kaza etmeleri gerekir (Kâsânî, Bedâi, I, 60; Merğinânî, el-Hidâye, Beyrut 1990, I, 137). Önceden verdikleri fidyelerin hükmü kalmaz, bunlar nafile bağış sayılır.
İbâdetlerden oruç hakkındaki fidye, ayetle sabittir:

"O size farz kılınan oruç, sayılı günlerdir. O günlerde sizden kim hasta, yahut seferde olurda oruç tutmazsa, tutamadığı günler sayısınca, sıhhat bulduğu veya yolcu olmadığı başka günlerde oruç tutar. Fazla ihtiyarlık veya ağır hastalık gibi sebeblerle oruç tutmaya gücü yetmeyenler üzerine, bir yoksul doyuracak kadar fidye vermek lâzımdır..." (Bakara, 184)

2013 fitre miktarını öğrenmek için tıklayınız.

Cenab-ı Hak sağlık sıhhat ihsan eylesin. Allah'a emanet olunuz. Hayırlı Ramazanlar.