Safer ayı bela ayı mıdır?
Safer ayında çok bela ve musibetlerin geldiği, uğursuz bir ay olduğu söyleniyor. Doğru mudur?
Safer; cahiliyye devri arablarının inandığı bir uğursuzluk çeşidiydi. Hatta bu ayda kıyılan nikâhların kısa süreceği, bu ayda yapılan faaliyetlerin sonuçsuz kalacağı, bu ayda başlanılan işlerin uğursuzlukla biteceği tarzındaki inançları da mevcuttu. Araplar zannederlerdi ki “karınlarında safer denen bir yılan var, acıkınca insanı sokar ve ezaya sebep olur.” Bunun insan veya hayvan karnında bulunup sirayet ettiğine inanılan bir hastalık olduğu; bununla bizzat safer ayının kastedildiği; safere girilince uğursuzluğa uğranılacağına inanıldığı vs. de söylenmiştir. (Kütüb-i Sitte)
Hâlbuki bütün günler ve aylar Allahü Teala’ya ait zaman dilimleri olduklarından kendi başlarına fayda ve zarar verebilecek şeyler değillerdir. Bunlarda olacak musibetler gün veya aydan dolayı değil de, Allahü Teala’nın takdiriyle olduğu bilinmelidir. Gerçi Allahü Teala insanı her an imtihan etmektedir. Öyle ise bize düşen vazife her halükarda sabredip başa gelecek olanbela ve musibetin imtihan için geldiğini ve Allah’a tevekkül etmek gerektiğini unutmamaktır.
Ebû Hureyre (ra)den rivayetle;
“Hastalığın, sahibinden bir başkasına kendi kendine sirâyeti yoktur, eşyâda uğursuzluk yoktur. Baykuş ötmesinin te’sîri ve kötülüğü de yoktur. Safer ayında uğursuzluk yoktur. Bunlar Cahiliyet hurâfeleridir. Fakat ey mü’min! Sen cüzzâmlıdan, arslandan kaçar gibi kaç!” buyurarak bu inancı reddetmiştir.. (Buhari)
Ayrıca cahiliye devrinde, safer ayında umre yapmak büyük günahlardan sayılıyordu. Resûlullah (asm) ise “Umre her zaman helâldir!” (Buhari) buyurarak bu aydaki uğursuzluk inancını kırmıştı.